Bir zamanlar uzak bir köyde, uyumak istemeyen bir küçük kız yaşarmış. Adı Ela'mış. Ela, her gece yatağında dönüp durur, gözlerini kapatmak istemezmiş. Oysa ki annesi ve babası ona her gece uykuya dalmanın ne kadar önemli olduğunu anlatırmış.
Gecenin birinde küçük bir peri Ela'nın penceresine konmuş. Peri, Ela'ya yardım etmeye ve uyku hakkında bazı şeyler öğretmeye karar vermiş. Ela hızla pencereyi açmış, periye şaşkınlıkla bakmış. Peri, Ela'ya gülen gözlerle "Merhaba" demiş.
"Ela, niye uyumak istemiyorsun?" diye sormuş perili.
Ela bir an durakladı ve düşünceli bir şekilde "Uyandığımda bütün eğlenceyi kaçırıyorum ve her gece yatakta sıkılıyorum" diye yanıtladı.
Peri gülümsedi ve şöyle dedi: "Küçük kızım, unutma ki uyku enerjimizi yenilemek için bir fırsattır. Uykuya dalıp güzel bir rüya gördüğümüzde, gün içinde yaşanan eğlencelerin daha da tatlı ve heyecan verici olduğunu hissedersin."
Ela bir an düşündü ve sordu: "Ama peri, rüyalar sadece uykuda var mı? Gündüz de güzel şeyler oluyor."
Peri bir süre sessiz kaldı ve sonra güvenle cesaretlendirici bir şekilde konuştu: "Ela, rüyalarını gerçeğe dönüştürebilirsin. Güneş doğduğunda, rüyalarını hatırlayarak güzel anılarla dolu bir gün geçirebilirsin. Ancak bunun için uyku şart. Uyku, büyüme ve gelişme için önemlidir. Vücudumuzun dinlenmesini sağlar ve enerjimizi yeniler."
Ela düşündü ve dedi ki: "Anladım. Artık uyku önemlidir ve rüyalarımı gerçekleştirmek için uyandığımda enerji dolu olmalıyım. Teşekkür ederim peri!"
Peri gülümsedi ve Ela'ya el sallayarak uçup gitti. Ertesi gece Ela yatağına yattığında, annesi ve babası tekrar uyku hakkında konuşup, onun güzelliklerini paylaştılar. Ela, bu kez gözlerini kapatıp huzur içinde uyuyakaldı.
Ertesi sabah, Ela uyandığında, enerjik ve neşeli hissediyordu. Güzel bir rüyadan uyanmıştı ve bu rüyayı gerçekleştirmek için sabırsızlanıyordu. Gün içinde bol bol oynadı, arkadaşlarıyla eğlendi, öğrenmeye açtı.
Artık Ela, uykunun önemini anlamıştı. O gece ve her gece, gözlerini kapatıp rüyalarının peşinden gidecekti. Uyuduğunda, enerjisini yenileyecek, büyüyecek ve gelişecekti. Ela, uykunun güzelliklerini keşfettiğinde, her gece yatağa gülümseyerek girecekti.
Ve o günden sonra, küçük kız Ela, uykuyla dost olmuştu. Artık uykuya direnmemiş, onun gücünden yararlanmayı öğrenmişti. Uyku, onun sağlığına ve mutluluğuna katkıda bulunuyordu. Artık Ela her gece rüyalarında maceralara yelken açıyor, enerjisi
Bir zamanlar uzak bir köyde, uyumak istemeyen bir küçük kız yaşarmış. Adı Ela'mış. Ela, her gece yatağında dönüp durur, gözlerini kapatmak istemezmiş. Oysa ki annesi ve babası ona her gece uykuya dalmanın ne kadar önemli olduğunu anlatırmış.
Gecenin birinde küçük bir peri Ela'nın penceresine konmuş. Peri, Ela'ya yardım etmeye ve uyku hakkında bazı şeyler öğretmeye karar vermiş. Ela hızla pencereyi açmış, periye şaşkınlıkla bakmış. Peri, Ela'ya gülen gözlerle "Merhaba" demiş.
"Ela, niye uyumak istemiyorsun?" diye sormuş perili.
Ela bir an durakladı ve düşünceli bir şekilde "Uyandığımda bütün eğlenceyi kaçırıyorum ve her gece yatakta sıkılıyorum" diye yanıtladı.
Peri gülümsedi ve şöyle dedi: "Küçük kızım, unutma ki uyku enerjimizi yenilemek için bir fırsattır. Uykuya dalıp güzel bir rüya gördüğümüzde, gün içinde yaşanan eğlencelerin daha da tatlı ve heyecan verici olduğunu hissedersin."
Ela bir an düşündü ve sordu: "Ama peri, rüyalar sadece uykuda var mı? Gündüz de güzel şeyler oluyor."
Peri bir süre sessiz kaldı ve sonra güvenle cesaretlendirici bir şekilde konuştu: "Ela, rüyalarını gerçeğe dönüştürebilirsin. Güneş doğduğunda, rüyalarını hatırlayarak güzel anılarla dolu bir gün geçirebilirsin. Ancak bunun için uyku şart. Uyku, büyüme ve gelişme için önemlidir. Vücudumuzun dinlenmesini sağlar ve enerjimizi yeniler."
Ela düşündü ve dedi ki: "Anladım. Artık uyku önemlidir ve rüyalarımı gerçekleştirmek için uyandığımda enerji dolu olmalıyım. Teşekkür ederim peri!"
Peri gülümsedi ve Ela'ya el sallayarak uçup gitti. Ertesi gece Ela yatağına yattığında, annesi ve babası tekrar uyku hakkında konuşup, onun güzelliklerini paylaştılar. Ela, bu kez gözlerini kapatıp huzur içinde uyuyakaldı.
Ertesi sabah, Ela uyandığında, enerjik ve neşeli hissediyordu. Güzel bir rüyadan uyanmıştı ve bu rüyayı gerçekleştirmek için sabırsızlanıyordu. Gün içinde bol bol oynadı, arkadaşlarıyla eğlendi, öğrenmeye açtı.
Artık Ela, uykunun önemini anlamıştı. O gece ve her gece, gözlerini kapatıp rüyalarının peşinden gidecekti. Uyuduğunda, enerjisini yenileyecek, büyüyecek ve gelişecekti. Ela, uykunun güzelliklerini keşfettiğinde, her gece yatağa gülümseyerek girecekti.
Ve o günden sonra, küçük kız Ela, uykuyla dost olmuştu. Artık uykuya direnmemiş, onun gücünden yararlanmayı öğrenmişti. Uyku, onun sağlığına ve mutluluğuna katkıda bulunuyordu. Artık Ela her gece rüyalarında maceralara yelken açıyor, enerjisi
